vrijdag 12 februari 2010

Ne hakla!...


Guncel politika konularina girmemeye ozen gosteriyorum. Ancak sozkonusu olan arsivler olunca zorunlu olarak bir konuya deginmem gerekiyor.

Gunluk basinda, Turkiye Buyuk Millet Meclisi (TBMM) Baskani Mehmet Ali Sahin'in, Meclis arsivinin acilmasiyla ilgili karari yeraldi. Buna gore, Mehmet Ali Sahin'in, Birinci Mesrutiyet'ten itibaren Meclis arsivlerinin acilmasina onay verdigi, ancak bu onayin Istiklal Mahkemeleri materyalini kapsamadigi belirtiliyor. Yani, sozkonusu materyalin incelenmesi, arastirilmasi ve genis kitleler tarafindan ogrenilmesi yasak!..

Insan sormadan edemiyor:

Ne hakla?

Ne hakla, insanlarin gercekleri ogrenmesini engelliyorsunuz?

Baskalarinin herhangi bir konuda bilgi edinmesini onlemeyi cagdas bir insan nasil dusunebilir?

Bu keyfi ve denetimsiz yetkiyi nereden aliyorlar?

Bu zevat kendilerini ne saniyor allahaskina?

Cagdas ve modern yasamda yasaklamalarin artik gecerli olmadigini bilmiyorlar mi?

Bilgi edinmek hakki, bugun itibariyle, gunumuz insan haklarinin en temel normlarindan birisidir. O, orijinal anlamiyla, sadece kisilerin devlet kurumlarinda kendisiyle ilgili bilgileri edinme hakkini kapsamaz (Bkz:Bilgi Edinme Kanunu), ayni zamanda arsivlerden ozgurce yararlanma hakkini da kapsar.

Bu genis anlamiyla bilgi edinme hakki, hicbir kisi ve makam tarafindan kisitlanamaz, kismen veya tamamaen ortadan kaldirilamaz. Bu, cagdas ve modern bir devletin vazgecilmez bir kuralidir, seffaf bir yapilanmanin olmazsa olmaz temel ilkesidir.

Bu kurali cigneyen bir yapilanmanin demokratik, ozgur ve saffaf oldugunu ileri surmesi gulunctur. Bu durumda, zaman zaman devlet erkaninin sarfettigi 'arsivlerimiz aciktir, herkes arastirma yapabilir' sozleri havada kaliyor, kimseyi inandiramazsiniz.

Devletin en onemli kurumlarinin arsivleri acik degilse, uzun sure otoriter rejimler altinda yasayan bir ulkede bilimsel arastirma yapmak, ozgur bir tarih calismasi yurutmek mumkun degildir. Cunku, agir baskilar ve yasaklamalar nedeniyle ozel arsivlerin olusumu engellenmis, arsivler devletin tekelinde yogunlasmistir. Devletin elinde bulunan arsivlerin incelenmesi de kisitlaninca bilimsel calismalarin yapilmasi dumura ugratilmis olmaktadir.

Istiklal Mahkemeleri belgeleri kapali, Icisleri Bakanligi arsivi tasnif bile edilmemis, Disisleri Bakanligi arsivi sadece kendi personeline acik, Cumhurbaskanligi arsivi buyuk olcude kisitli... Savunma Bakanligi arsivleri tumuyle kapali... istihbarat arsivleri icin basvuru yapmak bile sozkonusu degil...

Bu liste boyle uzayip gidiyor.

Boylesi durumda bilimsel arastirmalarin gelismesini, cogalmasini nasil bekleyebilirsiniz?

Yoksa sizin gercekten boyle bir derdiniz yok mu?

Umariz, yanlistan bir an once donulur, Meclis Baskani bu anlamsiz kararindan bir an once vazgecer ve ornek bir tutum sergiler.

Isin sevindirici yani, kimi aydinlarin bu konuda duyarlilik gosterip konuyu kamuoyuna maletmeleridir. Ornegin, Taha Akyol, Milliyet gazetesindeki kosesinde bu konuda sunlari soyluyor:

'TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, Birinci Meşrutiyet’ten itibaren yasama ve yargıya ilişkin arşivlerin açılmasını emretmiş. Bunun içinde darbe dönemleri de var.
Akşam gazetesinde Ali Ekber Ertürk’ün bu haberine göre, 12 milyon belge araştırmacılara açılacak.

Fakat Şahin bir sınır koymuş: “İstiklal Mahkemeleri arşivi hariç!”
Mehmet Barlas dünkü güzel yazısında İstiklal Mahkemelerinin ne olduğunu, nasıl yargılama yaptığını anlatıyor ve bu arşivlerin de açılmasını istiyordu.
Ben de Sayın Şahin’e açık çağrıda bulunuyorum: Diğer arşivler gibi İstiklal Mahkemelerinin arşivlerini de açınız.' (12 Subat 2010, Milliyet)

Ayrica, Zaman gazetesinden Mumtaz'er Turkone de benzer bir cagrida bulunarak arsivin tumuyle acilmasini talep etmis.

Bu tur seslerin cogalmasi gerekir. Aydinlarin, arastirmacilarin bu duruma ses cikarmasi gerekir.

Cunku, arsivleri tumuyle acik olmayan bir ulkenin gecmisi karanlik, bugunu tartismali, gelecegi firtinali olur.

Arsivler bir toplumun sadece dununu yansitmaz, bugunune de ayna tutar ve gelecegini aydinlatir.

Arsivleri kapali bir toplumun bahti da karadir.

Geen opmerkingen: